Neden Bu Yolda İlerliyoruz?
İklim değişikliğinin olumsuz etkileri gezegenimiz ve insanlık için belki de en büyük tehdittir. Artan eşitsizliklere, kaynak kıtlığına, kalkınma zorluklarına, doğal kaynakların ve biyolojik çeşitliliğin yok olmasına yol açan yıkıcı etkilerle karşı karşıyayız.
Birçoğumuz geleceği düşündükçe endişeli ve huzursuz hissediyoruz. Soruyoruz sorguluyoruz.
Artan doğal afetlerle nasıl başa çıkacağız?
Yeterli gıda için bağımlı olduğumuz kaynaklar sürdürülebilir mi?
Kültürel değerlerimizi ve alışkanlıklarımızı koruyabilir miyiz?
Ekonomik faaliyetlerin yol açtığı kirlilik refahımızı nasıl etkileyecek?
Gezegene zararlı etkilere yol açmayan basit hazlar ve mutluluklar yaratabilir miyiz?
Iklim risklerini yönetmek için farkındalığa, eğitime ve bilgiye duyulan ihtiyaç artıyor.
Iklim Akademisi olarak bu boşluğu elimizden geldiğinde doldurmayı ümit ediyoruz.
Tüm cevaplara sahip olmasak da, davranışlarımızı öğrenme, tasarlama ve uyarlama konusunda devam eden çabalar bu zorluklarla başa çıkmak için çok önemlidir.
3 TEMEL ÇALIŞMA ALANIMIZ
Adil Bir Geleceğe Doğru: İklim Dostu Toplumlar
İklim dönüşümünün başladığı ve adil biçimde ilerlediği bir dünyayı birlikte inşa etmeyi hayal ediyoruz. İklim nötr yolunda hedef yalnızca net sıfır emisyona ulaşmak değil aynı zamanda herkes için adil bir geçişi sağlamaktır. Bu açıdan, Türkiye ve çevre ülkelerin iklim geçiş sürecini nasıl kurguladıklarını inceleyeceğiz. Geçiş sürecinin özellikle toplumun kırılgan kesimleri üzerindeki etkilerine odaklanarak onlarla birlikte çalışmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir ve kapsayıcı bir dönüşüm için eşitlik ve adalet ilkesini temel alan bir yaklaşımı destekliyoruz.
Türkiye Kıyılarında
İklim Direncinin Güçlendirilmesi
Denizlerle çevrili olan Türkiye’de iklim risklerine karşı hazırlıkların artırılması gerekiyor. Akdeniz ve Ege Denizi'nde ısınmanın küresel ortalamayı aşması beklenirken Karadeniz ve Marmara Denizi üzerindeki etkiler de farklı boyutlarda ortaya çıkmaktadır. Denizlerin ve kıyı alanlarında yaşayan toplulukların iklim risklerine karşı dayanıklılığı sürdürülebilir bir gelecek için acil bir önceliktir. Bu bağlamda gıda, su ve enerji arasındaki ilişkilerin nasıl değiştiği ve bu değişimlerin nasıl yönetildiği incelenmeli ve üzerinde çalışılmalıdır. Amacımız yerel toplulukların direnç kapasitesini güçlendirmek üzere farkındalık yaratmak, bilgi birikimini geliştirmek ve birlikte hareket etmeyi kolaylaştırmaktır.
Türkiye’nin Küresel Çevre Yönetişimindeki Katılımının Güçlendirilmesi
Küresel iklim müzakerelerinde yer alan aktif katılımcılar olarak, Türkiye’nin küresel çevre yönetişimine katılımını artırma potansiyeline sahip olduğuna inanıyoruz. Bunu başarmak için karar vericilerin, şirketlerin, sivil toplumun, yerel yönetimlerin ve gençlerin uluslararası sözleşmeler ve süreçler hakkında doğru bilgiye sahip olması; ayrıca buradaki yükümlülüklerin ekonomik, sosyal ve çevresel yansımalarını kavramaları kritik öneme sahiptir. Bu kapsamda analizler sunmayı, zamanında bilgi sağlamayı ve anlamlı diyalog fırsatları yaratmayı amaçlıyoruz.
YANIT ARADIĞIMIZ SORULAR
HEDEFLERİMİZ
İŞ BİRLİKLERİMİZ
![TUDAV_LOGO_[ING]-PNG.png](https://static.wixstatic.com/media/1840f3_f4de0ede824c4e1980829b854b05caa9~mv2.png/v1/fill/w_197,h_115,al_c,q_85,usm_0.66_1.00_0.01,enc_avif,quality_auto/TUDAV_LOGO_%5BING%5D-PNG.png)

